Ege'de Son Söz

Oda’dan Bakan Bayraktar’ın vaadine tepki: Kınık’ta termik santrale ihtiyaç yok!

Bakan Bayraktar’ın açılması planlanan termik santralle ilgili sözlerine tepki gösteren EMO İzmir Şube Yönetimi, Kınık’ta bir üretim tesisine ihtiyaç olmadığını dile getirdi.
Oda’dan Bakan Bayraktar’ın vaadine tepki: Kınık’ta termik santrale ihtiyaç yok!
Haberler / Enerji
22 Mart 2024 Cuma 12:11
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGEDESONSÖZ – Geçtiğimiz günlerde İzmir’e gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Kınık, Bergama tarafında termik santral yapmayı planladıklarını açıklamıştı. Bayraktar, kurulacak termik santral ile bin kişiye istihdam sağlanacağını ifade etmişti. 

Bakan Bayraktar’ın açıklamalarına TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nden tepki geldi.  Söz konusu projenin akla ve bilime aykırı olduğunu dile getiren Oda yönetimi, Kınık’ta bir üretim tesisine ihtiyaç olmadığını vurguladı. Oda, Kısıtlı kamu kaynaklarının atıl kalacak enerji projelerine değil, yenilenebilir yatırımlara yönlendirilmesi gerektiğini ifade etti. 

Oda’nın açıklaması şu şekilde: 

Tüm dünyada elektrik üretimini hızlı bir biçimde yerli ve yenilenebilir kaynaklara kaydırmak için yaptırımlar yapılmaktadır. Günümüzde "gelişmiş" tabir edilen ülkeler, yeni termik santral yatırımlarını ancak ve ancak sistem dengesi, kaynak çeşitliliği ve arz güvenliği gibi kıstasları sağlamak üzere istisnai bir biçimde gerçekleştirmektedir. Bunun dışında dünya genelinde yeni enerji yatırımları yenilenebilir kaynakların merkeze alınmasıyla planlanmaktadır. Ülkemizde de termik santrallar verilen alım garantilerinin bitmesinin hemen ardından standart piyasa koşullarında diğer kaynaklarla rekabet edememekte ve atıl duruma düşmektedir. Çalışır durumda kalmaları için "kapasite mekanizması" adı verilen bir sistem ile fonlanmak zorunda kalınan termik santrallar, giderek daha fazla yük haline gelmektedir. Geçmişte abartılı talep tahminlerinin etkisiyle alım garantileriyle kurdurulan doğalgaz, ithal veya yerli kömür santrallarının yenilerinin kurulmasına ihtiyaç yoktur. Kuruldukları yıllarda alım garantileriyle kamuya yük olan bu santralları bu dönem de "kapasite mekanizması" ile yük olmaya devam ettikleri unutulmamalıdır. 

Ülkemizde ekonomik krizin de etkisiyle elektrik talebi son üç yıldır yerinde saymaktadır 2023 sonu itibariyle bir önceki yıla göre küçükte olsa talepte bir gerileme de yaşanmıştır. Mevcut kurulu gücümüz hali hazırda bir kapasite fazlalığına işaret etmekteyken, toplumsal, çevresel ve ekonomik maliyeti yüksek bir kaynağa yatırım yapmak akla ve bilime aykırıdır. Kurulu kapasitemiz anlık azami ihtiyacı rahatlıkla karşılayabilecek düzeydedir. Santralların yıllık üretim kapasiteleri de gerçekleşen yıllık tüketimin çok üzerindedir. Ege Bölgesi`nde de bölgesel nitelikte bir kısıt yoktur. Gerek yıllık toplam tüketim, gerek anlık ihtiyaç (puant talep) ve gerekse elektrik şebekesi sisteminin işlerliği açısından Kınık`ta bu büyüklükteki bir üretim tesisine ihtiyaç yoktur.  
İzmir kenti, Avrupa Birliği İklim-Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu çerçevesinde 2030 yılına kadar iklim-nötr kent olma hedefiyle seçilen 112 pilot şehirden birisidir. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu`nun (İKK) da bileşeni olduğu Küresel İklim Topluluğu (KİT) İzmir yapılanması da şehirdeki önemli paydaşlarıyla bu hedefe kenetlenmiştir. Bu ortak amacın en önemli ayaklarından birisi, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarında kapasite arttırılarak elektrik sektörünün karbon-nötr hale getirilmesidir. Önerilen termik santral projesi, şehrin bu misyonu açısından da kabul edilemezdir. Elektrik talebinde yaşanma ihtimali olmayan bir astronomik artışın gerekçe gösterilerek, Andık Devlet Ormanı başta olmak üzere yaşam alanlarının günü birlik siyasi kararlarla tahrip edilmesinin önüne geçilmelidir. 

Mevcut kurulu güç ve yapılması öngörülen santral projeleri dikkate alındığında; Türkiye`nin enerji açığı olmadığı, hatta bugün için arz fazlası olduğu bizzat Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri tarafından da ifade edilen, bilinen bir gerçektir. Bu tip projeler için kamu kaynağı aktarımları hemen durdurulmalıdır. Kısıtlı kamu kaynağımız atıl kalacak enerji projelerine değil, yararlı sonuçlar üretecek yenilenebilir yatırımlara yönlendirilmelidir.

11 Haziran 2019 tarihinde önlisansı sonlanan ve belki de hiç gerçekleşmeyecek olan bu özel şirket yatırımının seçim vaadi haline getirilmesi enerji yönetimindeki çarpıklığı bir kez daha ortaya koymaktadır. Hiçbir yatırım bu şekilde bir seçim vaadine dönüştürülmemelidir. Ucuz, kaliteli ve güvenilir enerjiye erişim tüm yurttaşlar için temel haktır. Bu hakkın güvenceye alınabilmesi için enerji alanı, ticari ve siyasi çıkarlardan uzak, ekonomiyi kamu yararına destekleyecek şekilde tarife belirleyebilecek özerk bir yapının yönetimine geçirilmelidir. Enerjinin üretimi, iletimi ve tüketimi siyasi ve ticari çıkarlardan uzak, kamu yararı doğrultusunda gerçekleştirilmeli; kaynaklar verimli şekilde kullanılarak, halkımıza ucuz, kesintisiz ve kaliteli enerjinin sağlanması garanti altına alınmalıdır.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR

Turhan
22 Mart 2024 Cuma 20:18
Odalar mi karar verecek yapılmasın diyecek kim oluyor bunlar devlet bilmiyor bi kaç solculuk oynayan odalar konuşuyor saçma sapan işler bunların kapatmaları lazım hiç bır faydaları yok zararları çok
izmirli
22 Mart 2024 Cuma 14:48
bunların derdi anadoluda doğal hayatı yok etmek...
tahsin
22 Mart 2024 Cuma 13:08
elektrik muhendisleri odası olarak bir işe yaramadıgınızı belirtir bu tip bos demecler vermek yerine işinize odaklanarak sanayideki firmalara yardımınız dokunmasını tavsiye eder bir işe yaramayacaksanız da kapatılmanızı emrederim

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ MAGAZİN DÜNYADAN SAĞLIK
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege'de Son Söz