Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – Motosikletli kuryelerin sitelere girişleri, büyük şehirlerde krize yol açarken, site sakinleri kuryeleri araçlarıyla bahçeye sokmamakta kararlı görünüyor. Pek çok sitenin yönetimi, bu konuda sert tedbirler alırken, İzmir Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Burhan Akgül, samimi bir itirafta bulundu, “Site sakinleri böyle bir karar almakta haklı. Bizim meslektaşlarımızın da çok büyük hataları var. Ben olsam, ben de izin vermezdim” dedi. Başkan Akgün, site yönetimlerinin kuryeler için kullandığı ağır ifadelerini eleştirdi, “Tamam; bizim de hatamız var ama o çirkin sözleri hak etmiyoruz” diye konuştu.
500-600 METRE YÜRÜMEK ZORUNDA KALIYORUZ
İzmir’de Karşıyaka ve Hatay tarafında pek çok siteye giremediklerini, özellikle Karşıyaka Mavişehir’de sorun yaşadıklarını belirten İzmir Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Burhan Akgül, “Site sakinleri, kuryelerin güvenlik sorununa sebep olduğunu öne sürüyorlar. Çocukların oyun alanlarına girdiklerini, çocukların yanından hızla gittiklerini, içeriye girişte park halindeki araçlara çarparak zarar verdiklerini söylüyorlar. Haklılar. Maalesef arkadaşlarımızın bir kısmı sorumsuzca hareket ediyor” diye konuştu. Ancak site sakinleriyle ortak bir noktada buluşmak zorunda olduklarının altını çizen Başkan Akgül, “500-600 metre yürüyerek siparişi teslim etmek zorunda kalıyoruz. Bu da insancıl yaklaşım değil” ifadesini kullandı.
SORUNU ÇÖZMEK İÇİN ÖNCE VATANDAŞIN GÜVENİNİ KAZANMALIYIZ
Kuryeler olarak özeleştiride bulunmak zorunda olduklarını belirten Başkan Akgül, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Motorunu adabıyla kullanmayan arkadaşlarımız yüzünden, kurunun yanında yaş da yanıyor. Onlar yüzünden bizler mağdur oluyoruz. Bazı site yöneticileri, kuryeleri aşağılayıcı sözler sarf ediyorlar. Böyle bir yaklaşımı hak etmiyorum. Birden fazla güvenlikçinin çalıştığı sitelerde, güvenlikçilerden biri kuryeye eşlik edebilir. Her sitenin güvenliğinde sayısız kamera var. Kameralardan kuryeyi izleyebilir. Site sakinlerinin haklı oldukları çok konu var ancak bu soruna çözüm bulmak için işbirliği yapmalıyız. Fakat bu önerimize de olumlu yaklaşım göstermiyorlar. Kurye arkadaşlarla yaptığımız toplantılarda, önce kendimizi geliştirmemiz, duyarlı kuryeler olduğumuzu site sakinlerine ispatlamamız gerektiğini anlatıyoruz. Vatandaşın güvenini kazanmadan biz bu işi yapamayız, diyoruz. Mesela geçmişte, benim paketim neden geç kaldı, diyen müşteriler vardı. Bu sözleri duymamak için hız yapan arkadaşlarımız kazalarda sakat kaldılar, ya da hayatlarını kaybettiler. Artık böyle insanların sayısı, yüzde 60 oranında azaldı. Şimdi çoğu kimse paketinin neden geç kaldığını sorgulamıyor, kuryenin başına bir şey gelmediği için mutlu oluyor. Bu örnekte olduğu gibi vatandaşla diyalogumuzu nasıl geliştirip sorunu aştıysak, aynı şekilde sitelere giriş sorununu da çözeriz ama önce bizim değişmemiz lazım. Ben de site sakiniyim. Benim sitenin bahçesinde kuryenin hızlı gittiğini görürsem, çocuğuma zarar vereceği kaygısına kapılırsam, ben de kuryenin içeriye girişine karşı çıkarım. Site sakinlerinin haklı olduğu çok şey var ancak çözüm odaklı olmamızda fayda var”