Ege'de Son Söz

Konut alımında gözler faiz indiriminde… Sektörden ‘gelir grubu’ ve ‘limit’ talebi!

İzmir Müteahhitler Derneği (İMDER) Başkanı İsmail Kahraman konut satışlarında kredi faiz oranlarının düşürülmesi yönündeki çalışmalarla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede “Bankalarda şu an konut kredisi ile ilgili limit getirilmiş durumda… Limit sınırı kalkmaz ise amacına uygun sonuçlar doğurmaz. Bankalardaki üst limit sınırının kaldırılması gerekiyor. Diğer yandan konut kredisi kullanımında gelir grubuna göre farklı faiz oranı belirleme uygulaması da önemli" ifadelerini kullandı.
Konut alımında gözler faiz indiriminde… Sektörden ‘gelir grubu’ ve ‘limit’ talebi!
Haberler / İnşaat/Emlak
5 Aralık 2022 Pazartesi 09:14
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Diren ÇELİK/ EGEDESONSÖZ- Kredi faiz oranlarının yüksek olması dolayısıyla, konut satışlarında, geçen yılın ekim ayına göre yüzde 25 düşüş yaşandı. Konut fiyatlarındaki astronomik artış da satışlarda düşüşe neden oluyor.

Yüksek fiyatların yanında konut kredisi faiz oranlarının da talebi karşılayamaması üzerine hükümetin çalışma başlattığı öğrenildi. Çalışmalarla, yüksek faiz oranları nedeniyle adeta durma noktasına gelen konut satışlarının yeniden canlanması planlanıyor.

Yapılan çalışmalarda, 5 milyona kadar olan konutlar için % 0.79, 5-10 milyon arası konutlar için % 0.89, 10 milyon üstü konutlar için % 0.99 aylık faiz indirimi düşünülüyor. Uygulamaya henüz geçirilmeyen indirim ile ilgili olarak İMDER Başkanı İsmail Kahraman açıklamalarda bulundu.

DARALMANIN SEBEBİ FİYATLARIN AŞIRI ARTMASI
Hükümet tarafından yürürlüğe sokulması planlanan konut faizlerinin düşürülmesi ile ilgili Egedesonsöz’e değerlendirmelerde bulunan İMDER Başkanı İsmail Kahraman, “İnşaat sektöründe son çeyrekte ve tamamında bir daralma var. Hem üretimde, hem satışta, hem arzda, hem de talepte bir daralma var. Bu daralmanın sebebi fiyatların aşırı bir şekilde artması ve vatandaşın alım gücünün olmaması. Dolayısıyla hükümet de bizler de sektör temsilcisi olarak, çözüm arayışları içerisindeyiz. Bu çözüm arayışlarının içerisinde tabii ki faiz konut kredilerindeki faiz indirimi de var” dedi.

ENFLASYON ORANINDA ARTIRILMALI
Faiz indirimlerinin ekonomik geliri iyi olan vatandaşlar üzerine etkisi olabileceğini ifade eden Kahraman, “Fiyatların bu kadar yüksek olduğu bir noktada verilebilecek kredi miktarının rakamı çok önemli . Çünkü bankalar konut kredisi konusunda üst limit koymuş durumda… Bir ev bulsanız ve bankadan kredi isteseniz en fazla 300 bin TL veriyor. Kredi oranı 0.69 da olsa, 0.59 da olsa, orada verilen limit düşükse 200 bin lirayı, 300 bin TL’yi geçmemek kaydıyla denilirse yine burada bir çözüm olmaz. Dolayısıyla oranların düşmesiyle birlikte limitin artırılması gerekiyor. Türkiye ortalamasında 3 + 1 dairenin ortalaması 3,5 milyondan aşağı değil. Türkiye ortalamasından baktığımızda; 0,69 ya da 0,79 kredi verilirse ve 300 bin TL verilecekse, vatandaşın bunu alma imkânı ve ihtimali söz konusu olamaz.  Böylece olumlu bir etki olmaz. Ekonomik altyapısı müsait olan vatandaşlar için bir nebze iş görebilir ama limit sınırlaması konulursa hedeflenen amaç amacına uygun bir sonuç elde edemeyiz. Kredi faizlerinde düşüş gerçekleştiği takdirde biz önerilerimizi limit olmaksızın %70 inden fazlasını, zaten kullanamıyoruz normalde, o limitin biraz daha enflasyon oranında artırılması gerekir. Bu oranın en az bir %50’lere %60’lara çıkması gerekir ki vatandaş da ev alsın. Bir vatandaşın 3-3,5 milyon liralık bir dairede eşler birlikte çalışıyor olsa bile krediyi ödemesi mümkün değil. Düşürülen faiz oranı makul da olsa kredinin ödenebilmesi için en az bir yüzde ellisini, altmışını kredilendirmeleri lazım. Alacağınız gayrimenkulün en az yüzde yetmişini kredilendirme şartıyla eskisi gibi olursa değerli bir katkı olmuş olur. Diğer yandan konut kredisi kullanımında gelir grubuna göre farklı faiz oranı belirleme uygulaması da önemli. Örneğin 2 milyonun altında satılacak evlerin 0,69 faiz oranı ile verilirse alt gelir grubunun ev alabilmesi için olanak sağlanacaktır” şeklinde konuştu.

ARSA ÜRETİLMEDİKÇE SIKINTI OLUR
Müteahhitlerin mevcut piyasada proje üretemediğini ifade eden Kahraman, “ Bunun birkaç sebebi var; birincisi fiyatların çok fahiş bir şekilde artması, malzeme fiyatları, arsa bulunamaması, bulunsa dahi arsadaki kat karşılığı oranlarının çok yüksekolması. 10 dairelik bir yerde 5 tanesini arsa sahibine vereceğim, bir de bunun üzerine imalat yapılacak dolayısıyla bu maliyetler çok yüksek. Bizim önerimiz,  ilk evim, ilk arsam projesi gibi arsa üretmesi gerekiyor. Arsa üretimi olursa fiyatlar bir nebze düşer. Ama arsa üretilemediği müddetçe bir de bunu malzeme fiyatlarıyla konut üretilse de alıcı bulmaktan yana sıkıntılar meydana gelir” ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ MAGAZİN DÜNYADAN SAĞLIK
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege'de Son Söz