Ege'de Son Söz

Gözaltılara sebep ek rapor ortaya çıktı… Olay 6 yıl önceye gidiyor!

İzmir’de yaşanan elektrik faciasının ardından İZSU ve GDZ Elektrik Şirketi’nde üst düzey yöneticilerinin gözaltına alınmasına neden olan ek bilirkişi raporu ortaya çıktı. Raporda “Her ne kadar ölüm olayına neden olan sorunların başlangıcı, ilk bakışta, 04.01.2024 tarihli İZSU çalışması gibi görünse de, özellikle, olay çevresindeki tanık ifadelerinin detaylı incelenmesinde, olay başlangıcının 5- 6 yıl öncesine gittiği görülmektedir” ifadeleri yer aldı.
Gözaltılara sebep ek rapor ortaya çıktı… Olay 6 yıl önceye gidiyor!
Haberler / Güncel
25 Temmuz 2024 Perşembe 17:44
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

EGEDESONSÖZ -  Alsancak’ta 12 Temmuz'da sağanak yağış sırasında su birikintisine basan Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay'ın elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesiyle ilgili İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma devam ediyor. İZSU, GDZ Elektrik ve altyapı işlemlerini yürüten firmalardan çalışanların bulunduğu 35 şüpheliden 14'ünün tutuklandığı olayda ek gözaltı kararı verildi. Gözaltına alınanlar arasında İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ve Gdz Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel’in de olduğu 7 kişi yer aldı.

Egedesonsöz; İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma ve gözaltılara dayanak oluşturduğu ek bilirkişi raporuna ulaştı. Elektrik Mühendisleri Odası Genel Merkez Eğitim Komisyonu üyesi ve İzmirli mühendis İrfan Arabacı ile EMO’nun çeşitli seminerlerinde eğitimler veren İzmirli mühendis Mert Güven tarafından hazırlanan raporda faciaya davetiye çıkaran nedenler yer aldı.

İşte o rapor:

Gerek olayın ilgilisi GDZ Elektrik A.Ş ve İZSU'dan sorduğumuz sorulara gelen cevaplar, gerek ise olay yeri tanıklarının ifadelerini değerlendirdiğimizde anlaşılmaktadır ki; her ne kadar ölüm olayına neden olan sorunların başlangıcı, ilk bakışta, 04.01.2024 tarihli İZSU çalışması gibi görünse de, özellikle, olay çevresindeki tanık ifadelerinin detaylı incelenmesinde, olay başlangıcının 5- 6 yıl öncesine gittiği görülmektedir.


Şöyle ki; Ersin Eren ÇAVGA'nın ifadesinde;

a.) Ölümlü olaydan 5-6 yıl önce yağmurlu havalarda, olay yerinin bitişiğindeki kabloların altından geçtiği yaya kaldırımı bölümünde, duman (su buharı) oluştuğunu ve bu durumu, diğer tanıklar ile birlikte GDZ Elektrik A.Ş. 'ye bildirdiğini ve gelen görevlilerin herhangi bir sorun olmadığını beyan ederek geri döndüklerini; ancak devam eden dönemde, yağmurlu günlerde su buharı görmeye devam ettiklerini

b.) Ege Telgraf gazetesinde, devam eden duman görülmesi olaylarının haberleştirilmesi üzerine, GDZ Elektrik A.Ş. bakım ekiplerinin olay yerine gelerek kazı çalışması yaptıklarını ve takiben yanık kabloları onararak ayrıldıklarını

c.) Ancak bu son müdahaleden sonra da, aynı buharlaşma olaylarının, yağmurlu günlerde görülmeye devam ettiğini

d.) Önceden kaldırımda, yağmurlu günlerde görünen buharlaşma olaylarının; İZSU'nun 2024 Ocak çalışmasından sonra, mazgallarda da görülmeye başlandığını

e.) Bu olayın tekrar GDZ Elektrik A.Ş.' ye iletildiği ve GDZ Elektrik A.Ş. 'den bir ekibin olay yerine gelerek kazı yaptığı ve ayrıldığını, ancak aynı buharlaşma olaylarının takip eden yağmurlu günlerde kaldırım ve mazgallarda devam ettiğini

 

f.) Bunun üzerine GDZ Elektrik A.Ş.' ye tekrar ihbar yapıldığını ancak GDZ Elektrik A.Ş.' den kimsenin gelmediğini belirtmektedir.

Yukarıdaki aktarımların her ne kadar subjektif içeriği olabileceği düşünülse de, bizim açımızdan, değerlendirilmesi gereken önemli ipuçları içermektedir.

Olaylar zincirinin 04.01.2024 İZSU çalışmasından önce başlamış olması, 2015 yılında devreye alınan bu kabloların sorunlarının, yalnızca İZSU çalışması ile ilgili olmadığına işaret etmektedir.

Üstelik kablolarda, yük akımı ve/veya toprak temas akımı neticesinde oluşan ısının, su buharı üretmesi, mazgalların yapımından önce de yaya kaldırımı bölümünde aynı buharın oluşması ve takiben Gediz Elektrik A.Ş. çalışması ile anılan kabloların onarımının yapılması, olaylar bütününün tek bir nokta ya da tek bir arıza ile sınırlı olmadığını göstermektedir.

Bu bağlamda, 04 Ocak 2024 tarihli İZSU çalışmasından sonra 09 Ocak 2024 günü F devresinde çalışma yaptığını belirten GDZ Elektrik A.Ş. görevlilerinin ifadeleri de yukarıdaki kanaatimizi desteklemektedir. Öyle ki 13.07.2024 günü yaptığımız ölçümlerde, ölüme neden olan arızanın, M devresinde olduğu tespit edilmiş olmak ile birlikte diğer bir arızanın da bitişik F devresi kablolarının olay yeri dışındaki bir bölümünde olduğu anlaşılmıştır.

Böylece en azından 2024 yılı içerisinde F devresinde 2, M devresinde ise 1 adet kablo arızası olduğu anlaşılmaktadır.

Bunlara ilaveten, yukarıdaki tanık ifadesinde belirtildiği gibi 5-6 yıl önce yaya kaldırımı altındaki onarımı yapılan yanık kablo arızaları da dikkate alındığında, bölgenin denize olan yakınlığı nedeni ile su taşkınlarına müsaitliği gibi yerel koşullan yeterince dikkate almayan; tasarım, kablo çekim metodu, işletmede arızalarının kök nedenlerinin analiz edilmeyip bir an önce arızayı gidererek işi sonlandırma alışkanlığı gibi olumsuz uygulamaların etken olabileceği değerlendirilmiştir.

Yukarıda belirtmiş olduğumuz nedenlerden dolayı, öncesinde halihazırda tehlike arz eden olay yeri elektrik tesisatı, 04.01.2024 tarihinde İZSU ekiplerinin yapmış olduğu çalışma ile daha da tehlikeli bir hale gelmiş ve nihayetinde 12.07.2024 tarihinde ölümlere neden olan olay yaşanmıştır.

Altı ayı geçen bu süre zarfında, devam eden yalıtım hatalarının tespit edilip giderilememiş olması, arızalara geç veya eksik müdahale edilmesi vb. işletme hataları da dahil olmak üzere bizim belirlediğimiz kök neden, detaylarını raporumuzun devamında paylaşacağımız tasarım ve yapım hatalarıdır.

Elektrik tesisatı boyunca meydana gelebilecek rastgele yalıtım hatalan sonucu oluşacak tehlikeli adım ve dokunma gerilimleri nedeniyle can kayıplarının önlenmesi için en önemli koruma önlemi olan RCD(Artık Akım Koruma Cihazı) ve/veya RCM(Artık Akım İzleme Cihazı)'ler dağıtım şebekelerine ait trafo merkezlerinde kullanılmamaktadır.

Bu önemli ve etkin koruma önlemlerinin (RCD ve RCM) ülkemiz dağıtım şebekesinde halen tasarımda ve uygulamada dikkate alınmamasının başlıca nedenleri ve bunlara ilişkin yorumlarımız aşağıdaki gibidir;

1. Esas işlevi faz- toprak arızalan gibi durumlarda, aşırı gerilimlerin önlenmesi olan işletme(nötr) topraklamasının bu görevini yerine getirebilmesi için toprak geçiş direncinin oldukça düşük değerlerde tutulması koşulunun, yalnızca trafo merkezinde yapılan topraklama ile sağlanamayıp, eş değer topraklama direncini düşürmek maksadı ile besleme devrelerinin nihayet direklerinde ve box'larında nötr topraklaması yapılarak sağlanması alışkanlığından vazgeçilememesidir.

Oysa bu aşırı gerilimler can güvenliği bakımından hemen hiçbir ciddi tehlike teşkil etmemekte, esasen tüketici cihazlarının güvenliği bakımından önem arz etmektedir. Yeraltı kablolu şebekelerde mevcut box'lardaki işletme topraklamaları kaldırılıp, bunun yerine trafo merkezlerindeki işletme (nötr) topraklamalan üzerine monte edilecek RCD ve/veya RCM düzenleri kullanılsaydı hem can güvenliği, hem de aşırı gerilimler bakımından çok daha etkili bir koruma yöntemine geçilmiş olurdu.

2. Birinci maddede andığımız nötr topraklamalarının sonuncu box' larda zorunlu tutulması uygulaması, TEDAŞ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ, El Kitabı-6, 4.2.1 maddesi "AG Abone Dağıtım Panosu (Box) İşletme Topraklaması başlığı altında, Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği'nin Ek- F.6 maddesine dayandırılmaktadır. Halbuki ilgili Ek-F.6 maddesinde, bu uygulamanın, sistem şebeke tipinin gerektirmesi halinde gerçekleştirilmesi istenmektedir. Bu şebeke tipi TN olup, işletme topraklamasının olabildiğince düşük tutularak faz-toprak arıza akımlarının yükseltilmesi yolu ile korumaların yeterliliği sağlanmaktadır. Ülkemizde kamu AG şebekesinin TN değil, TT olarak işletilmesi kuralı dikkate alındığında, faz-toprak arızalarında koruma etkinliği RCD (Artık Akım Koruma) kullanımına bağlıdır. Hali hazırda söz konusu box ve direk sonu işletme topraklamalarının yapılması uygulaması, TT olarak işletilmesi gereken şebekenin uygulamada TT ve TN arası melez bir şebeke haline gelmesine neden olarak teknik olarak tutarsız bir durum oluşturmaktadır.

Anılan TEDAŞ El Kitabı-6, 4.2.1 maddesi'nin Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği'ni eksik aktararak; 12.07.2024 günü gerçekleşen ölümlerin önlenmesinde, RCD ve/veya RCM cihazlarının kullanılmasını önlediği kanaatindeyiz. Esasen bu durum, ülkemiz sathında, benzer olayların yaşanmasının engellenebilmesi imkanını büyük ölçüde önlemektedir.

Eğer en pratik ve ekonomik şekli ile bir adet RCM cihazı ölümlere ve arızalara neden olan elektrik kablolarını besleyen trafonun işletme(nötr) topraklaması kablosuna, küçük bir ölçü akım trafosu ve bundan beslenen artık akımları okuyarak (ethernet veya modbus vb. basit bir haberleşme protokolü ile Gediz Elektrik A.Ş. SCADA merkezine rutin elektrik kaçaklarının artış göstermesi yani diğer bir deyişle) kablo yalıtım hatası durumunda ihbar gönderecek yetenekte bir değerlendirme ünitesi ile donatılmış olsaydı,

a.) GDZ Elektrik A.Ş. bakım onarım ekipleri, yalıtım hatası oluşur oluşmaz, bu durumdan haberdar olacaklar ve arızalara, ölüm olayında yaşandığı gibi, vatandaşın, ancak yağmurlu günlerde ortaya çıkan buhar sayesinde fark ederek ihbar etmesi üzerine değil, çok daha kesin bir arıza bilgisi ile ve çok daha hızlı bir şekilde cevap verebileceklerdi.

b.) İlgili trafodan enerjilenen besleme devrelerini tek tek kesip besleyerek, M fideri kesildiğinde arıza uyarısının ortadan kalktığını görüp anzalı M besleme hattını, hızlıca tespit edebileceklerdi.

c.) Ellerindeki kablo arıza noktası tespit cihazını etkin olarak kullanarak ve kabloların mekanik olarak yaralanabilme ihtimalinin daha yüksek olduğu güzergah üzerindeki dönüş noktaları, diğer altyapılar ile kesişim noktaları vb. bölgelere daha çok dikkat ederek, ölümlerin neden olduğu yağmur suyu tahliye mazgalı yanındaki M besleme devresine ait anza noktasını bularak, arızayı giderebilecekler ve kablolarının, İZSU mazgalına aşırı yaklaştığını görerek ilgili kurum ile koordine olarak kalıcı bir düzeltme yapabileceklerdi.

d.) Yaptıkları onarımların yeterli güvenliği sağladığını, trafodaki RCM cihazından SCADA sistemlerine aktarılan, düşen artık akım seviyesi biigisi ile teyit edebileceklerdi.

Kanaatimiz odur ki ölümlere neden olan faz-toprak arızasının yaşanmasında önem sırasına göre;

a.) Gediz Elektrik A.Ş. tarafından, 2015 senesinde yapılan altyapı çalışmaları esnasında, kabloların, asgari 60-80 cm derinliğe gömülmüş olmaması

b.) İZSU ekiplerinin, yağmur suyu tahliye mazgalı ve drenaj borusu ile ilgili işleri sırasında, Gediz Elektrik A.Ş. elektrik kablolarını, yüzeye daha da yakınlaştırmaları

c.) İZSU ekipleri ile Gediz Elektrik A.Ş arasında altyapı çalışmalarında yeterli koordinasyonun olmaması nedeni ile birbirlerini denetleyemdikleri gibi, hatalı durumları düzeltme konusunda İşbirliği yapamamaları,

d.) RCD kullanımına izin vermeyen TEDAŞ mevzuat ve uygulamaları yüzünden trafo merkezinde, RCD ve/veya RCM cihazlarının kullanılmamış olması

e.) Olay yeri çevresindeki vatandaş ihbarları ile bildirilen arızaların, anlık olarak giderilmesi ile yetinilmesi; arızaların, kök neden analizinin yapılarak alt yapı sorunlarının Gediz Elektrik A.Ş. tarafından bütüncül bir anlayışla aydınlatılmaması etkili olmuştur.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR

Rıfat Yildiz
26 Temmuz 2024 Cuma 07:02
Bu bilirkişiler yanlı ve yanlış rapor vermiş Murat BAKAN,il başkanı ve her şeyi çok iyi bilen Özgür ÖZEL başkanlığında bir rapor hazırlayıp ilgili yasal mercilerce versinler belki kurumlar düzelir ama giden canlar geri gelir mi? Sağanak yağmurlar geliyor inşallah olumsuz bir durum olmaz...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ MAGAZİN DÜNYADAN SAĞLIK
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege'de Son Söz