GÜNCEL
Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – Hayvancılık sektörünün en büyük maliyet birimi olan yemdeki fiyat artışlarının önüne geçilemiyor. Dört ay önce sütün fiyatı 4.70 lira olmasına rağmen, üreticinin bir litre bir kilo yem bile alamaz hale gelmesi, sektörün elini zayıflatıyor. 10 gün önce 250 lira olan 50 kiloluk bir çuval süt yemi, 315 liraya yükselirken, süt-yem paritesi, yüzde 0,89’a düştü. Bir kilo süt parasıyla 1,5 kilo yem alması durumunda para kazanabileceğini belirten üreticiler, “Madem para kazanamıyoruz, neden süt üretiminde ısrar edelim ki… İyi süt verdikleri halde ineklerimizi kesime göndermek zorunda kalıyoruz” diyor.
DEVLET, SÜT DESTEĞİNİ BİR LİRA YAPMALI
Son dönemde süt veren çok sayıda büyükbaş hayvanın kesime gittiğini belirten Torbalılı üretici İsmail Sarıbey, “Yem fiyatlarıyla baş edemiyoruz. 2021 Ocak ayında 120 lira olan süt yemini 10 gün önce 250 liradan aldık. Dün yine yem almaya gittim, aynı yemin fiyatı 315 lira olmuş. Yumurta veren tavukların yemi bile iki haftada 300 liradan 380 liraya yükseldi. Bu fiyatlarla ne küçükbaş hayvancılık yapabilirsiniz, ne de büyükbaş hayvancılığı sürdürebilirsiniz. Üretici süte zam istemiyor, yem fiyatlarının düşürülmesini istiyor. Bir kilo süt parasıyla ancak 900 gram kadar yem alabiliyoruz. Devlet, süte litre başına 20 kuruşluk destekleme primi veriyor. Bu desteğin en az bir lira olması lazım. Aksi takdirde hayvancılığın ruhuna Fatiha okuruz” dedi.
ARTAN MALİYETLERE DAYANAYAN KAPATIYOR
İzmir’in ünlü bir markası olan Kırıkkaya’nın işletmecisi ve süt ürünleri üreticisi Şerif Kırıkkaya, akaryakıt ve enerjideki zamlarla maliyetlerin çok arttığını, ancak maliyetteki gerçek artışı tüketiciye yansıtmamak için kampanya yaparak depodaki stokları eritmeye başladıklarını söyledi. Dört ay önce süte yüzde 46’lık zam yapıldığını, bu süreçte süt ürünlerine yapılan zammın çok düşük kaldığına dikkat çeken Şerif Kırıkkaya, “Şarkütericilerin önemli kısmı kar marjını düşük tutarak, müşteriyi kaybetmemek adına satış yapmaya devam etti. Fakat yeterli stoku olmayanlar, ayakta kalmakta zorlandı. Bugün itibariyle yaklaşık 25 şarküterinin satış veya devir ilanına çıktığını biliyoruz. Mandıralar da hem üreticiden gelen sütün azalması, hem de süt ürünlerinin satışındaki kayıplardan dolayı üretim kapasitesini düşürdü. Örneğin günde 40 ton süt işleyen bir firma, 20-25 ton işlemeye başladı” diye konuştu. Mandıraların süt bulmakta zorlandığı konusunu açan Şerif Kırıkkaya, şu değerlendirmelerde bulundu:
BU GİDİŞLE YAKINDA İŞLEYECEK SÜT BULAMAYACAĞIZ
“Süt bulamıyoruz, çünkü 4.70 lira süt üreticisini tatmin etmiyor. Bu parayla bir kilo yem bile alamıyor. Yem maliyetinin yüksekliğiyle baş edemeyen üreticisi, verimli süt veren ineğini kesime göndermeyi tercih ediyor. Kazandığı para, giderleri karşılamıyor çünkü. Şu anda süt ürünlerindeki etiketlerde yazılı rakamlar, olması gerekenin çok altında. Mesela bir kilo Ezine peynirini biz 50 liradan satıyoruz. Çünkü depomuzda yeterince peynirimiz var. Eğer şarküterinin depoda yeterince malı yoksa, bunu 65 ila 80 lira arasında satması gerekiyor. İnsanlar zaten geçinemiyor. Bu durumda her zammı, ürünlerimize yansıtırsak, dükkanın kapısından içeriye kimse girmez. Sattığımız ürünü yerine koyamayacağımızı biliyoruz, bile bile küçülüyoruz. Böyle giderse çok yakın bir zamanda işleyecek süt bulamayacağız. Tüketiciler gibi üretici de, şarküterici de mutlu değil.”
Sayfa başına git
